Nihayet marka kent İzmir

İzmir’i dünya kenti yapacak süreç başladı.

8500 yıllık geçmişe sahip İzmir, üzerine yeni kimliğini giymeye hazırlanıyor.

Geçtiğimiz hafta basında yeteri kadar yer bulamayan ve ses getirmeyen ama İzmir’in kaderini belirleyecek son derece önemli bir ihale süreci sonuçlandı. Yıllardır üzerinde yazılıp çizilen, planlar oluşturulan, toplantı üzerine toplantılar yapılan marka kent stratejik planlama sürecine ilişkin ciddi bir sürece girildi.

İzmir Kalkınma Ajansı’nın aralık ayında açtığı “İzmir Marka Kent Stratejik Planı İhalesi” sonuçlandı.

Geçen yıl yeterli katılım ve ilgi görmemesi nedeniyle iptal edilen uluslararası ihaleye bu yıl ilgi büyüktü. 19 başvuru arasından ön koşulları yerine getirip ilk aşamayı geçen 14 firma projesini kurula sundu ve ilk 5’e kalan firma arasından yapılan son değerlendirmenin ardından 5 firmanın biraraya gelerek oluşturduğu “Art Grup, Wolff Olins, Blue Group, American World Services, Kıta Tasarım Reklam ve Danışmanlık” konsorsiyumu ihaleyi kazandı.

Böyle bir kalemde anlatıp yazıldığı kadar basit olmayan bu önemli ihaleye Yeni Zelanda, Almanya, İspanya, Belçika, İsveç, İngiltere, Hollanda, İsrail, İsviçre, İtalya, Yunanistan, Fransa menşeili yabancı ve Türk ortaklıklardan oluşan kentsel pazarlama alanında uzman ve deneyime sahip firmalar katıldı. İzmir’in yıllardır beklenen ve özlenen bir markalaşma sürecine girmesi açısından büyük önem taşıyan ihaleyi kazanan Art Grup konsorsiyumunu kutlamak ve oluşturacağı stratejik planlamanın İzmir’in kaderini ve geleceğini şekillendireceğini vurgulamak gerekiyor.

Sırasıyla turizm, kültür, ticaret, sanayi ve tarım alanında İzmir’in gelecekte hakettiği yere gelmesi, yıllardır özlemini çektiği kentsel dönüşüm projelerini bir bir hayata geçirmesi, güçlü ve pozitif bir İzmir markasının geliştirilmesi, kentin cazibe merkezi haline gelmesi ve küresel rekabete dahil olabilmesi için uzun soluklu bir süreci kapsayacak stratejik planlama ya da bir diğer deyişle markalaşma yol haritasını belirlemek için kazanan firmanın 4 aylık bir süresi var, bu süre sonunda hazırlanan marka kent stratejik planı kamuoyuna sunulacak. Heyecan ve merakla takip ediyor olacağız.

Efsaneler Diyarı İzmir
Tüm dünyanın gözlerini İzmir’e çevirecek bir diğer heyecan verici gelişme ise Kadifekale ile Agora’yı birbirine bağlayan binlerce yıllık tünelin ortaya çıkarılması.. Yıllardır kentte bir efsane misali konuşulan tünel, efsaneye göre Büyük İskender’in uyuduğu bir pınar başı.. İskender avlanmak üzere geldiği Pagos (Kadifekale) eteklerinde, Nemesis Tapınağı önünde bir pınarın başında uykuya dalıyor ve bu pınardan akan suyun yolu tünel olarak adlandırılıyor.

Agora kazılarını yöneten Yrd. Doç.Dr. Akın ERSOY başkanlığındaki ekip tarafından ortaya çıkarılan tünele hakettiği değer verilir, restorasyon ve güçlendirme çalışması yapılır ve ziyarete açılabilirse Büyük İskender’in Kadifekale efsanesi, tüm dünyanın ilgisini bu bölgeye çekebilir. Daha ne efsaneleri barındırıyor bünyesinde bu şehir düşünsenize, “Efsaneler Diyarı İzmir” kulağa hiç de fena gelmiyor değil mi? Hali hazırda bu alanda yapımı planlanan “Anadolu Medeniyetler Müzesi” projesini de buna eklersek İzmir, en önemli cazibe merkezlerinden birine sahip olacak demektir.

Shangay Dünya Fuarı’nda İzmir Günleri
Tam 183 ülkenin katılacağı uluslararası bir fuar, Shangay Dünya Fuarı.. Mayıs ayında başlayacak ve 6 ay süresince açık kalacak. Diliyoruz ki İzmir’e de nasip olsun böyle fuarlar..

Sloganı “Daha İyi Bir Şehir, Daha İyi Bir Yaşam” olan Shangay 2010 EXPO’sunda Urban Best Practices Area (UBPA) “Şehirlerin En İyi Uygulamaları” konulu kategoride fuara ve sergiye katılmak üzere başvuru yapan 59 şehirden 33’ünün başvurusu kabul edildi ve Büyükşehir Belediyesi de Büyük Kanal Projesi ile Türkiye’den seçilen tek proje olarak fuara katılmaya hak kazandı.

Şehirlerde yaşanan problemlerin, bunların çözümüne ilişkin uygulamaların sergilenmesinin hedeflendiği sergi için 208 metrekarelik özel bir stant alanı hazırlanıyor.

Fuarın ev sahibi ülkesinin başkenti ile birlikte Barcelona ve Pekin şehirleriyle aynı binada yer alması da İzmir’in izleyici/ziyaretçi sayısını katlaması açısından önemli bir avantaj..

1 Mayıs-31 Ekim 2010 tarihleri arasında 6 ay süreyle açık kalacak ve 70 milyon kişinin ziyaret etmesi beklenen fuar, İzmir ve Türkiye’nin tanıtımı için harika bir fırsat.

Kısaca bu şehirde güzel şeyler de oluyor, yeter ki bakmasını ve görmesini bilelim.

Aylin ONART
21 Şubat 2010