BAYANLAR BAYLAR, HANIMLAR BEYLER; KARŞINIZDA “KADIN”


BAYANLAR BAYLAR, HANIMLAR BEYLER; KARŞINIZDA “KADIN”
(Spotify Podcast'te sesimden dinlemek için başlığı tıklayabilirsiniz)

Kadın erkek eşit haklara sahip olsun diye yıllardır söyler, uğraşır dururuz ancak bu, bizlerin göremeyeceği kadar uzak bir süreç. Belki ancak Z kuşağından sonraki Alfa kuşağı görebilir, kestirmek güç açıkçası.

Zira Dünya Ekonomik Forumu (WEF) “Küresel Cinsiyet Eşitsizliği 2021” raporu, biliyorsunuz cinsiyet eşitsizliğine ilişkin farkın kapatılabilmesi için 135 yıla ihtiyacımız olduğunu ortaya koyuyor. Tabi bu durum bölgelere göre değişiyor ancak, bizde bu anki halimize bakınca herhalde en az 200 seneyi bulur, demek abartı olmaz, bilakis belki az bile kalır. Ortadoğu'nun ve özellikle Türkiye’nin her açıdan gelişimini geciktirmekle meşgul eller, yıllardır iş başında malum.

Dolayısıyla bu yolda toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak amacıyla atılan her adım sonraki kuşaklar için çok önemli... Her dönem gündemlerimizi ziyadesiyle meşgul eden, günlük yaşamda, iş dünyasında sıkça karşımıza çıkan “bayan” sözcüğünün yanlış kullanımına bu anlamda son kez yer vermek istedim. Kimi diyor ki feministler, bayan sözcüğünün kullanılmasını istemiyor, kimi diyor ki efendim kadın sözcüğü kaba kalıyor, kimi de “eski” sıfatının tamlamalardaki yanlış konumlandırılmasında olduğu gibi “bayan” sözcüğünün kullanımının doğru olduğuna inanıyor. Yanlışta ısrar edip inanınca, o yanlışı doğruya çevirmek de daha zor oluyor, yanlış bilgi kemikleşiyor.

Bir kere bu yanlış kullanımın, bu sıralanan hiçbir gerekçeyle ilgisi yok. Neyle ilgisi var? Türk dilinin doğru kullanılmasıyla... Bu kadar basit. Türkçeyi doğru kullanmasını bilen, zaten “bayan” sözcüğünü de, “kadın” sözcüğünü de, “hanım” sözcüğünü de vb hepsini dilin kullanım kurallarında olduğu gibi yerine göre doğru kullanıyor. Bu kafa karışıklığını yaşayanlar ve yanlışta ısrarcılar doğru bilgiden yoksun olanlar…

Gelin birlikte bakalım.

Türk dilinde;

Erkek sözcüğünün karşılığı Kadın

Bay sözcüğünün karşılığı Bayan

Bey sözcüğünün karşılığı Hanım

Beyefendi sözcüğünün karşılığı Hanımefendi

Oğlan sözcüğünün karşılığı Kız

Bu kadar basit, karşılıkları dilimizin kurallarına göre böyledir.

Dolayısıyla, hangi sözcüğü kullanacaksak karşılığındaki sözcükte de geçerli oluyorsa, kullanabiliyorsak doğru, ama kullanamıyorsak yanlış yapıyoruz demektir.

Nasıl ki "Hanım girişimci" olamazsa "Bey girişimci" de olamaz.

Nasıl ki "Bayan şoför" olamazsa "Bay şoför" de olamaz.

Nasıl ki "Bayan milletvekili" olamazsa, "Bay milletvekili" de olamaz.

Nasıl ki "Bayanlar Basketbol Ligi" olamazsa, "Baylar Basketbol Ligi" de olamaz.

Sözcüğün karşılığındaki ne ise o…

Dilimizin yaygın yanlışlarındandır, bilmeyenlerin yanlış kullanmasıyla yaygınlaşmıştır. Belirttiğim gibi bazısı da -ki hatırı sayılır bir çoğunluk- "kadın" sözcüğünün komiktir ama kullanım olarak "kaba" olduğunu bile ileri sürecek kadar işi alakasız bir zemine sürüklemiştir.

Halbuki ne kaba olmasıyla ne feminizmle ne de başka bir bahaneyle ilgisi vardır. Bilgisizlikten. Bilen zaten doğru kullanıyor.

"Bay tuvaleti" olamayacağı gibi karşılığındaki sözcük olan "Bayan tuvaleti" de olmaz. Kadın tuvaleti, erkek tuvaleti olmalı doğrusu, bir diğer yanlış kullanımda olduğu gibi...

Erkek sözcüğünün dilimizde karşılığı 'kadın'dır.

İlla cinsiyet belirtilecekse yukarıda paylaştığım örneklerin düzeltmesi anlamında; "Kadın girişimci – Erkek girişimci", "Kadın şoför – Erkek şoför", "Kadın milletvekili – Erkek milletvekili", "Kadınlar Basketbol Ligi – Erkekler Basketbol Ligi" elbette doğrusudur.  Bay diyebiliyor muyuz bu kullanımların herhangi birinde, oluyor mu? Olmuyor. Olmuyorsa bayan da kullanamayız, yanlış kullanımdır. Bu kadar basit.

Çünkü bir kez daha söyleyelim bıkmadan, dilimizde "kadın" sözcüğünün karşılığı "erkek"tir. Bayan değil. “Bayan”, “bay” sözcüğünün karşılığıdır.

Hanım sözcüğünün karşılığı da "bey"dir.

Bayan kullanımları karşılık gelen Bay sözcüğü ile kullanıldığında da "uygun" düşüyorsa kullanabiliriz, neyse karşılık gelen o...

Hepsinin kullanımı elbette ki var ve yeri ayrı...

Kız çocuğu, oğlan çocuğu gibi...

Tabi kadını ayrıştıran, ötekileştiren ve terbiye etme cüretine varan kendini terbiye edememiş erkek egemen bilgisiz zihniyetin etkisine hiç değinmiyorum dahi...

Onlar, "hanım girişimci", "hanım kardeşim", "hanım kadın" gibi kullanımlarından kendilerini ele veriyorlar.

Bir de dillere pelesenk olan “kadınlarımız” söylemi var ki, kadınların eminim ki avaz avaz “erkeklerimiz” diye karşılık veresi geliyor, nedir bu sahiplenme hevesi anlaşılır gibi değil…

İş insanı kullanımını ise en az 15 yıldır söylüyoruz herhalde, ancak 3-4 sene önce başlayabildi. Henüz yeni yeni kıpırdanmaya, dernek adlarında da tek tük de olsa düzeltilmeye başlandı.

Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği artık, TÜSİAD'ın açılımı biliyorsunuz. Kısaltma aynı kaldı, açılımı değiştirildi Başkan Erol Bilecik döneminde... Örnek teşkil etti ve öncü oldu tabi, bugün epey bir STK, bu düzeltmeleri yapıyor artık kuruluş isimlerinde...

Yani iş önce, insanın konuştuğu "ana dili" doğru bilmesi ve doğru kullanmasından, diline sahip çıkmasından başlıyor.

Nihayetinde OECD'nin PISA raporu sonuçlarında görüyoruz ki Türkiye'de "kendi ana dilinde okuduğunu anlamayan" bir nesil geliyor. Endişe verici bir yüzdesi var, az buz değil... Dil giderse geriye biz de kalmayız. Dil de dili doğru öğretebilmek de o kadar önemli… Ruhu şad olsun, Türk Einstein lakaplı Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun zamanında altını çize çize söylediği gibi: “Bir ülke işgal edilebilir, kurtulabilir; ama eğer bir milletin kimliği, benliği, dili giderse, kaybolursa, tarihten silinir.”

Karşılaştıkça, gördükçe, duydukça dilimizdeki yanlış kullanımları söylemeye devam; ta ki yanlış kullanımları doğruya çevirene, zihniyetleri doğrultana dek hanımlar, beyler...

 

Aylin Onart
Mart 2022
Yeniden Merhaba Dergisi

 

 

 

(Tüm yazılarımı Spotify, Anchor, Google ve Apple Podcast'le Youtube kanalımdan sesimden dinleyebilirsiniz.) 

                         


 
 

^ Sayfa Başına Dön